NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

REKAİK

<< 3004 >>

8- Cennet ve Cehennemin Büyüklüğü

 

[-: 11790 :-] Halid b. Umeyr el-Adevi anlatıyor: Utbe b. Gazvan bize hutbe vererek, Allah'a hamd ve sena ettikten sonra dedi ki: "Derim ki: Dünya geçici olduğunu bildirmiş ve sür'atle geçip gitmiştir. Bizim için geride bir su kabının içerisinde kalıpta sahibinin içmeye çalıştığı birkaç damla kadar bir şey bırakmıştır. Şüphe yok ki bu fani dünyadan sonu olmayan bir yurda göçeceksiniz. O halde oraya elinizde bulunanların en hayırlılarıyla gitmeye çalışınız. Çünkü bize söylendiğine göre cehennem o kadar derinmiş ki atılan bir taş yetmiş senede dibine ulaşamazmış. Valiahi cehennem doldurulacaktır. Buna çok mu şaşıyorsunuz? Yine bize söylendiğine göre cennet kapılarından her birinin yanları arasında kırk senelik bir mesafe varmış. Buna rağmen gün gelecek bu kapıların önünde büyük bir izdiham yaşanacaktır.

Ben, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanında kalan yedi kişiden biriydim. Yiyeceğimiz ağaçların yapraklarından ibaretti ve bu yüzden dudaklarımız yara içerisinde kalmıştı. Bir gün bir cübbe buldum ikiye bölerek bir parçasını kendime ayırdım, diğerini ise Sa'd b. Malik'e verdim. Bunları kendimize elbise edindik. Bugün ise her birimiz bir memleketin valisiyiz. Nefsimde ve gözümde büyük, Allah katında küçük olmaktan Allah'a sığınırım. Her peygamberliğin arkasından bir zayıflama ve gevşeme devresi gelir ki bunun sonunda saltanat kurulur. Siz de benden sonra birtakım sultanlar göreceksiniz."

 

Tuhfe: 9757

 

Diğer tahric: Müslim (2967); İbn Mace (4165); Ahmed, Müsııed(17575); İbn Hibban (7121).

 

 

 

[-: 11791 :-] Sehl b. Sa'd der ki: Biz cuma günü olunca sevinirdik. Çünkü bizden bir kadın, tarlamızdaki dört evleklik kısımda ektiğimiz pazıyı çarşamba günü olunca, köklerinden söker, bir tencereye koyar, üzerine bir avuç çekilmiş arpa ilave eder pişirirdi. Yemeğin içinde ne iç yağı, ne de yağlı et bulunurdu. Cuma namazını kılınca kadını ziyaret ederdik ve bu yemeği bize ikram ederdi. Bu sebeple Cuma günü olunca sevinirdik. Cuma namazından önce ne dinlenirdik, ne de yemek yerdik.

 

Tuhfe: 4784

 

Diğer tahric: Buhari (938, 5403, 6248, 2349).

 

 

 

[-: 11792 :-] Abdullah b. Amr b. el-As der ki: Mescid'de bulunduğum bir sırada bir tarafta fakir Muhacirlerin oluşturduğu bir halka gördüm. Sonradan Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de gelip aralarında oturdu. Ben de kalkıp yanlarına gittim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Fakir Muhacirler yüzlerini güldürecek bir şeye sevinsinler! Zira onlar Cennete zenginlerden kırk yıl önce gireceklerdir" buyurdu. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in  bu sözü üzerine yüzlerinin sevinçle parıldadığını gördüm. O anda onlardan biri olmayı arzu ettim.

 

Tuhfe: 8614

5854'te geçmişti.